Merhabalar.
Cuma akşamı aklıma pırasalı mısır ekmeği yapmak düştü.Ev de pırasa yok ertesi günü de buranın semt pazarı kuruluyor.Aslında hiç pazara gidesim yoktu.Ben pazara gittiğim de kendimi kaybediyorum ne kadar sebze yeşillik varsa hepsini almalara kalkıyorum sonra da onları bozmadan çürütmeden tüketmek için uğraş dur stress bunlar bana hep vallahi.Sebzen bittikçe git marketten al işte ben bunu hiç başaramıyorum.İlla o pazarın taze sebzelerin de aklım.
Hava da o gün nasıl soğuk buz gibi ve ben hastayım hasta derken öyle yatak döşeklik değil işte yine tuttu kronik bronşitlerimin inatları.Çok şükür tam olmasa da iyileşmeye başladım.Ahh o kestane balı bana çok fayda sağladı.Ben hiç ciddiye alıp kendime bakmıyordum yok bundan sonra iyide olsam her sabah bir kaşık kestane balı yiyeceğim kış boyunca.
Bu kadar muhabbet yeter baş ağrıtanlardan olmayım bende geçeyim tarifimi yazmaya.
Malzemeleri:
3 Büyük su bardağı fırınlanmış mısır unu (yaklaşık 500 gr)
1 Küçük su bardağı buğday unu (yaklaşık 130/140 gr)
1 Tatlı kaşığı toz şeker (şart değil)
2 Yemek kaşığı yoğurt
1 Çay bardağı fındık yağı veya sıvı yağ
1 Paket kabartma tozu
Yarım kilo pırasa (ince kıyılmış)
1 Buçuk tatlı kaşığı tuz
Tarifi:
Unları karıştırma kabına eleyelim.(Elemek şart değil) Ben eliyorum mısır ununun hafif kırıklı parçaları mısır ekmeğinin için de olsun istemiyorum.Toz şekeri,yoğurdu,fındık yağını,bir buçuk tatlı kaşığı tuz ile ovduğumuz pırasaları,ve de kabartma tozunu katalım içine ılık suyu usulca döküp yoğuralım.Hamurun kıvamı ele hafif yapışan cıvıklıkta olacak.
Fırın tepsimizi sıvı yağla yağlayalım.Mısır ekmeği hamurumuzu içine döküp ellerimizi su ile ıslatıp eşit şekilde yayalım.Üzerini düzeltip 180 derece ön ısıtma yapılmış fırında yaklaşık yarım saate yakın pişirelim.İçine batırdığımız kürdan temiz çıktığında mısır ekmeğimiz pişmiştir,servise sunalım.Yapacak olanlara afiyetler olsun.
Karadeniz'in bu nefis mısır ekmeğini pazılı,hamsili,pırasalı ya da hiç bir malzeme katmadan sade mısır unu ile de pişire biliriz.Hatta bir daha yapışımda içine peynir de katmayı düşünüyorum ki eminim çok güzel olur.
Bir de laf aramız da ben eskiden hiç sevmezdim mısır ekmeğini hatta kara lahana yemeğini filan ama günler geçip giderken bazı huylarımızı da değiştiriyor.Şimdiler de oldukça fazla seviyorum.Haa olmasa arar mıyım yok sanmıyorum o derece sevgim olmadı henüz Karadeniz'in yöresel lezzetlerine karşı.Zamana bırakalım belki oluşur bir sevda aramız da belli mi olur.
Sevgilerimle.
0 yorum:
Yorum Gönder